Hatay İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü

Hatay'ın İlk'leri ve En'leri

Hatay'ın İlkleri & Enleri


Habib-i Neccar Camii:
Anadolu sınırları içerisinde inşa edilen ilk camii ve Hz. İsa’ya inanan bir kişinin adının verilmesiyle de hoşgörü timsali dünya da tek camii.

Aziz Petrus (St.Pierre) Anıt Müze:  M.S. 29-40 yılları arasında İlimize tek dini inancı yaymak için gelen St. Pierre ve arkadaşları tarafından Hristiyanlar için yapılan, dünyanın ilk mağara kilisesi. Papa VI. Paul tarafından 1963 yılında Hac yeri ilan edilmiştir.

Uzun Çarşı: Alışverişin keyifle yapıldığı, birçok sektörün bir arada bulunduğu ve 3500 metre uzunluğu ile ülkemizin en büyük kapalı çarşılarından biridir.

Kurtuluş Caddesi: Antakya’nın kurulduğu tarihten (M.Ö.300) itibaren tüm dönemlerde aynı yerde ve doğrultuda boydan boya uzanan ve  2 Roma mili (1 Roma mili= 1478 m) uzunluğunda dünyada aydınlatılan ilk cadde.

Hatay Arkeoloji Müzesi: Dünyanın en büyük mozaik eser koleksiyonuna sahip ve 10.700 m²’lik eser sergileme alanı ile dünyanın en büyük müzelerinden biri.

Necmi Asfuroğlu Mozaik Müzesi: Tek parça mozaik (1050 m2) önemli bir müze ve ören yeridir.

Antakya Kalesi ve Surları: Seleucus 1. Nicator tarafından Antakya Şehri ile birlikte inşa edilen ve kare biçiminde 360 adet nöbetçi kulesi bulunan ve yaklaşık 12 km uzunluğuyla İstanbul surlarından sonra en uzun sur sınırına sahiptir. Birçok depreme maruz kalması nedeniyle günümüzde çok az kalıntısı mevcuttur.

Defne Harbiye: Hatay’ın çağlayanlar bölgesi olan dünyaca ünlü sayfiye yerinde, tarihte ilk olimpiyatlar (M.Ö.195-M.S. 520)  gerçekleştirilmiştir.

Samandağ Plajı: Kesintisiz 14 km uzunluğuyla Türkiye’nin en uzun plajı Samandağ ilçemizdedir.

Asi Nehri: Sınır aşan, sınır oluşturan ve güneyden kuzeye doğru akan tek nehir.

Titus-Vespasianus Tünel: İki bin yıl önce sadece insan emeğiyle Samandağ ovasını ve limanını sel ve taşkınlardan korumak amacıyla 1380 m. uzunluğunda, 7 m. yüksekliğinde, 6 m. genişliğinde ve 130 metre dağın içi oyularak oluşturulan tünel. Bu boyutlarda yapılmış dünyanın ilk tüneli olduğu kabul edilmektedir.

Arsuz (Rhosus Antik Kent): M.Ö.9 yy’la inen bir yapılaşmanın mevcut olduğu antik çağın en önemli liman kentlerinden biridir.

Vakıflı Köyü: Ülkemizde tamamını Ermeni vatandaşlarımızın oluşturduğu ve huzur içinde yaşadığı tek köy ilimizdedir.

Antakya Medeniyetler Korosu: İlimiz ve ülkemizin sahip olduğu birbirinden güzel türküleri, ilahileri, ağıtları barış-hoşgörü ve kardeşlik ruhuyla sunan ülkemizin nadide korosu, “Antakya Medeniyetler Korosu”, İlimizdedir.

Ortodoks Kilisesi: Ortodoks Kiliseleri içerisinde mimari açıdan belki de en iyi kilise Antakya’dadır.

İskenderun: Büyük İskender tarafından kurulan ilçenin adı İskender’in Evi anlamına gelmekte olup, Türkiye de demir-çelik kapasitesi açısından birinci sıradadır.

St. Simeon Manastırı: M.S. 6. yüzyılda yapılan bu manastır, Terk-i Dünya tarikatının, kendi çağındaki en önemli temsilcisi olan St. Simeon’un bir sütun üzerinde 40 yıl yaşadığı yer olarak ün yapmıştır.

Hıdırbey Köyü Musa Ağacı: Hz. Musa’nın asasından oluştuğuna inanılan çınar ağacının gövde çevresi 35 m dir.

Sokullu Mehmet Paşa Külliyesi: Sokullu Mehmet Paşa tarafından 1574 yılında Mimar Sinan’a hacıların ve tüccarların konaklama yeri olarak inşa ettirilen mimari şaheser.

Barlaam Manastırı: Yayladağı ilçesi Keldağ üzerinde St. Barlaam tarafından keşişlerin ibadet yeri olarak yapılan ilk dönem Hristiyan mabetlerindendir.

Hatay Mutfağı: Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO), gastronomi alanında ‘Yaratıcı Şehirler Ağı’na 2017 yılında dahil edilen mutfağımız oldukça zengindir.

Antakya Künefesi: Türk Patent ve Marka kurumu tarafından tescil edilen Antakya Künefesi, İlimizin en önemli tatlısıdır.

Tıbbi ve Aromatik Bitkiler: Hatay’da bulunan 2000’ e yakın bitki türünden 300 tanesi Endemik (yöreye özgü), 550 tanesi tıbbi ve aromatik bitki olup, bu anlamda ülkemizde bulunan endemik bitkilerin %10 Hatay da bulunmaktadır.

Ney Kamışları: İlimiz Samandağ ilçesinde dünyanın en iyi ney kamışları üretilmekte olup dünyanın ünlü neyzenleri Samandağ’ında doğal olarak büyüyen kamışları, ses ve kalınlıkları gibi dayanıklılık özellikleri bakımından tercih etmektedirler.